Otizmli çocuklarda uyku problemleri oldukça yaygın görülen bir durumdur. Otistik Spektrum Bozukluğu (OSB) olan çocuklarda uyku sonrasında günün geriye kalan zamanının huzurlu ve rahat geçmesi önemlidir. Uzun ve derin bir uyku çocuğun güne pozitif olarak başlamasını sağlamaktadır.

   Otizmli çocuklarda sıkça görülen uyku problemlerinin başında; uykuya dalmakta güçlük çekme gelmektedir. Diğer sorunlar ise; uyuma zamanlarında huzursuzluk, uyuma sırasında sürekli irkilme ve uyanma, uyuma sırasında yaşanan uyku terörleri, uyuma sırasında mırıldanmalar, uyuma sırasında korkma, bağırma ve çığlık atmalardır. Her çocuğun bireysel farklılıkları olduğundan bu durumlara farklı farklı yanıtlar verebilmektedirler. Üzerlerini çıkarmak isteme, odadan, evden çıkmak isteme gibi. Uyanma tam olarak gerçekleşmediğinden istemsiz kas hareketleri  ve ataklar görülebilmektedir. Ataklar uykunun ilk evresinde görülmekle birlikte  zamanı ve çocuk üzerindeki etkileri değişebilmektedir. Genellikle çocuk bu ataklardan habersizdir ve tekrar uyuma evresine geçmektedir.

   Uyku problemlerinin tetikleyicileri; Gün içerisinde yaşanan olumsuzluklar, çocuğun duyarlı olduğu konularda sorun yaşaması (ışık,koku,ses), dış koşulların çocuk üzerindeki olumsuz etkileri ve stres olabilir. Yaşıtlarına oranla bu tetikleyicilerden dolayı daha çok uyku problemleri yaşayan otizmli çocuklar ve aileleri için bu durum çok zorlayıcı olabilir.

   Özel çocukların rahat bir uyku uyuyabilmesi için öncelikle onun kendine has dilini keşfetmeli ve ihtiyaçları belirlenmelidir. İhtiyaçları karşılanan çocuk daha rahat bir şekilde uykuya geçebilir. Bazı otizmli çocuklarda gece rutini oluşturulabilir örneğin; uykuya geçmeden önce vücuduna hoş kokulu bir masaj yağıyla masaj yapılabilir. (Rutin, çocuğun hassasiyetine dikkat edilerek belirlenmelidir.)  Ebeveynler, çocuğun gün boyunca enerjisini atmasına ortam yaratmalıdır. Eğitici aktivitelerle, doğayla ve hayvanlarla iç içeyken enerjisini atan çocuk daha rahat uykuya dalacaktır.

Çocuğun uyuduğu odanın, onu olumsuz etkileyecek ve huzursuz edecek her türlü durumdan  arındırılmış olması önemlidir. Çocuğun hassasiyeti öncelik olarak görülmeli loş ve sessiz bir ortam tercih edilmelidir. Son olarak ise, çocuğun gün boyunca yaşayacağı sorunlar ve stresli durumlar azaltılmaya çalışılmalı bu konuda daha hassas olunmalıdır. Sevgi ve ilgi ile çözülemeyecek sorun yoktur.